Hep söylerim T-istasyonu’nun merkezinde Temas vardır diye.
Çocuklar T lerle öğrenir, T akip eder, Tutar, Test eder, Tatbik eder, Taklit Eder, Tekrarlar, Tekrarlananı öğrenir.
Ülkemizde Montessori , Waldorf gibi Reggio Emilia eğitim yaklaşımları bilinmekte, özel kurumlarda uygulanmakta fakat genelde anaokulu düzeyinde kalmaktadır.
İtalya'nın Reggio Emilia kentinde ortaya çıkıp yaygınlaşan eğitim yöntemidir Reggio Emilia yaklaşımı. Bu pedagojik yaklaşıma göre 3 farklı pedagog vardır.
1. Pedagog : Çocukların akranları . Çocuklar, çocuklardan öğrenir. Hatta çocuk yapan oynayan çocuktan öğrenir.
2. Pedagog; eğitmen, anaokullarında sanatçılar çocukların öğrenimine daha doğrusu edinimine, kazanımına yardımcı olanlardır.
3. Pedagog: Çevre yani yer, mekan. Çocukların keyifle öğreneceği, onların ihtiyaçlarına uygun ferah iç ve dış mekanlar.
Görüyoruz ki günümüzde özellikle pandemi ile bırakın Reggio Emilia pedagojisindeki etkileşimli öğrenmeyi, artık çocuklar arkadaşlarıyla yaparak, oynayarak, konuşarak, öğretmeni ile gerçekten bir araya girerek öğrenmekten yoksun hale getiriliyor.
" Silicon Vadisi pedagojisi" diye adlandırdığım "akran yerine ekran" çok uzun zamandır devrede. Pandemi , çocuklara sokağa çıkma yasağı derken, çocuklar ekran başına kilitlendiler.
Zaten eğitim sistemimizde "serbest zaman"ları hele hele serbest oynama zamanları neredeyse hiç yoktu. Evde kalma durumu çocukları çocuğu daha çok yanlızlığa sevk etti. Sadece uzaktan öğrenme döneminde değil, ekran ve bilgisayar oyunları çocuklar için bir kaçış oldu. İster cep telefonu , ister tabletler, bilgisayar ekranları.
Bunun dışında çocuklar bir korku filminin içindeler adeta, O filmde herkes korkuyor, virüsün bulaşmasından korkuyor, virüsten korkuyor, ev içinde şiddet artmış durumda, aile bireylerinin kiminin işi yok, kimisi çocuğuna bakmak zorunda olduğundan işe gidemiyor. Bulaştırma korkusundan büyükanneler, büyükbabalar da uzaktalar. Olayın psikolojik, pedagojik ve sosyal boyutu o kadar büyük ki, o başlı başına uzun uzun ele almamız gereken bir konu.
Sadece çocukların okula gitmemesi değil, okulda maske takması da eleştiriliyor tabii.
Benim de bir dönem yaşamış olduğum eski Doğu Almanya şehri Halle'den psikyatrist Dr. Hans Joachim Maaz konuyu Almanya'da hukukçuların kurduğu meclis dışı araştırma Komisyonu olan "Corona Ausschuss" da, çocukların geçirdiği bu durumun (panikdemi diyor pandemiye) travmatik, psikosomatik etkilerini anlatıyor, "panikdemi" onun kullandığı bir terim.
RPP Institut'dan Avusturyalı psikyatrist Dr. Raphael Bonelli de hemen hemen her gün Corona ile ilgili yayınladığı videolarda, yaşatılan paniğin psikolojik ve sosyal boyutunu ele alıyor.
Ama her ikisi de hekim olarak, alınan önlemlerin, okul kapatma, maske mecburiyeti gibi tedbirlerin ORANTISIZ olduğunu da anlatıyorlar.
Bugüne kadar görüldüğü gibi çocuklar Covid-19 nedeniyle hasta olmuyorlar, olsalar bile çok hafif geçiriyorlar. İlk ve ortaokulların kapatılmadığı tek Avrupa ülkesi İsveç'de Corona ölümlerinin yaş ortalaması 86, ve tüm ölü sayısının 2/3 huzurevinde yaşayanlar, ve maalesef bu özelleştirilmiş huzurevlerine covid-19 un en yoğun olduğu dönemde ziyaretçi yasağı da olduğu için yaşlılar izole kalmışlar.
Sadece yaşlılar mı, gerçek "temas"dan korkan toplumlar olduk, yasak olmasa bile. Okulların açık olması, çocukların bir yerde hastalıkta fren görevi görmesine sebebiyet vermiş, çok kişi enfekte olmuş Ama İsveç’de artık ölüm sayıları neredeyse sıfıra inmiş, vaka sayıları da çok düşük. Çapraz bağışıklığın oluştuğu söyleniyor. Çocuklar, Türkiye’de ve diğer ülkelerde olduğu gibi eve kapatılmamış, akranlarıyla bir arada olmuşlar, oluyorlar.
Çocukların Covid-19 a karşı bağışıklık durumunu çeşitli raporlara dayanarak inceleyip derlemiştim. Bu derleme nisan ayı sonunda Corona gerçeği sitesinde yayınlandı, bunun dışında Hamburglu patalog Prof. Püschel"in ekibiyle yaptığı otopsi sonuçları ile ilgili ilk bilgiler ve virolog Prof. Streeck'in Heinsberg araştırması ile ilgili yazı da aynı web sitesinde yayınlanmıştı. Prof. Püschel’in ve Prof. Streeck’in araştırmalarının nihai raporlarını da, başka araştırma ve analizlerle birlikte bir sonraki yazımda ele alacağım.
Herşeye rağmen, çocukça ,sade ve neşeli kalın.
Çocuklarda bulaşıcılığı çeşitli raporlara dayanarak ele almış olduğum yazı. İyi okumalar. https://www.coronagercegi.com/post/cocuklar
İlgili linkler: